MHP’nin yaramaz çocuğu Cemal Enginyurt’u partiden ihraç ediyorlar.
Bağımsız bir vicdanla, böyle bir girişimi ancak haksızlık olarak niteleyebilirim.
Enginyurt, her şeyden önce MHP’nin tarifine uygun katıksız bir milliyetçi, katıksız bir ülkücü.
Tanrı Dağı’na çıkıp kurt gibi uluyacak kadar Türkçülüğü içselleştirmiş bir Türkçü.
Bildiği yolda yürüyor.
Hem nalına, he mıhına vurduğu konuşmalar yapıyor.
Doğru bildiklerini konuşuyor.
Kendisi Ordu milletvekili.
Ordu ilimiz, Türkiye’nin ve dünyanın en büyük fındık üretiminin yapıldığı ilimiz.
Borsa kurabilse, fiyatları bu ilimiz belirleyebilir.
Tarım Bakanı fındıkla ilgili bir etkinlik için bu ile gitmiş, MHP’den kendisi dahil hiç kimseyi çağırmamışlar.
Enginyurt buna içerlemiş ve ağzına geleni saydırmış.
“Biz size ne yaptık?” sorusu eşliğinde.
Enginyurt Ordu milletvekilidir.
Fındık üreticisinin sorunlarını dile getirmeyecek de ne yapacak?
MHP’nin bu ilin oylarına ihtiyacı mı yok?
Bazı çevreler, Enginyurt’un ihracının altında yatan nedeni, O’nun Atatürkçülüğüne bağlıyorlar.
Atatürk size ne yaptı sorusunun ardından şöyle demiş: “O olmasaydı siz de ,olmazdınız. Adınız Belki Yorgo olabilirdi. Belki bir Papazın çocuğu olurdunuz.”
Sorun bu ise, Atatürk’ü sevmek, kendisini milliyetçi olarak tanımlayan MHP için neden sorun olmuş?
İlahlar kurban istedi de, kendi evlâdını mı yiyor MHP?
Bu nasıl bir teslimiyet?
MHP’nin Atatürkçülüğüne nasıl inanacağız?
Cemal beyin başına gelenler bana o meşhur türküyü hatırlattı.
Ürgüp’te yaşanmış acıklı bir hikâye üzerine yakılmış ağıt gibi bir türkü.
“Cemalim Cemalim, allı cemalim, al kanlar içinde kaldı Cemalim.”
Cemal, kalleşçe vurulmuş bir yöre insanı.
Karısı, kocasına duyduğu hasretini bu türkü ile dile getirmiş.
Cemalim, Cemalim.
Seni bu hale sokan sebep nedir?
Ey MHP nedir senin emelin?