Erhan KIZILYAR
İlk kez uygulanan Engelli Kotası nedeniyle yüksek oy almasına rağmen PM dışı kalan Berker Esen, “Gençlerin, kadınların ve engellilerin siyasette daha fazla yer almasını önceleyen bir tüzüğe katkı sunmuş olmaktan büyük bir onur duyuyorum .Bu uygulamanın beni etkilemiş olması, ilkeleri savunma kararlılığımı asla değiştirmez. Nerede olursam olayım, aynı inançla ve kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğim.” Dedi.
Esen’in açıklaması şöyle:
“Kamuoyuna, Örgütüme ve Yol Arkadaşlarıma,
Partimizin 21. Olağanüstü Kurultayı’nda, Bilim Kültür Sanat Platformu kontenjanından 731 delegemizin oyunu alarak Parti Meclisi’ne seçildim. Ancak bu üyelik, engelli kotasının ilk kez uygulanmasıyla birlikte, Çankaya Seçim Kurulu kararıyla sonlandı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin 38. Dönem Parti Meclisi Üyesi olarak; gençlerin, kadınların ve engellilerin siyasette daha fazla yer almasını önceleyen bir tüzüğe katkı sunmuş olmaktan büyük bir onur duyuyorum. Bu uygulamanın beni etkilemiş olması, ilkeleri savunma kararlılığımı asla değiştirmez. Aksine, temsilde adalet ve eşit temsil anlayışımızın hayata geçmesi, partimizin dönüşüm iradesinin en somut göstergesidir. Buradaki itirazım ise başvuru yöntemine yöneliktir. Çünkü uygulamanın ilk kez hayata geçirildiği bu süreçte oluşan belirsizliklerin, gelecekte emsal teşkil etmemesi ve yeni mağduriyetlere yol açmaması adına değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü biz, kişisel hesapların değil; kolektif emeğin, ilkelerin ve örgüt iradesinin izinden yürüyenleriz.
Bu örgüt beni 27 yaşında Türkiye’nin en genç ilçe başkanı olarak seçti; 31 yaşında ise partimizin en yüksek karar alma organı olan Parti Meclisi’nde görev verme onurunu layık gördü. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in liderliğinde, CHP’yi yeniden Türkiye’nin birinci partisi yapan, Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığını oybirliğiyle ilan eden kadronun bir parçası olmak, benim için ömür boyu gururla taşıyacağım bir sorumluluktur.
Ben siyaseti bir makam için değil; iki yaşındaki kızımın ve onun gibi milyonlarca çocuğun daha özgür, daha adil ve umut dolu bir ülkede yaşayabilmesi için yapıyorum. Bu anlayışla Türkiye’nin dört bir yanında partim adına görev aldım, sorumluluk üstlendim, alın teri döktüm. 466 oyla seçildiğim bir önceki kurultayın ardından, bu kez 731 oyla seçilmem, örgütümüzün güvenini daha da pekiştirdi. Bu destek, benim için her makamdan daha değerlidir.
Cumhuriyet Halk Partisi, 102 yıllık köklü bir çınardır. Kökleri Kuvayı Milliye’ye, gövdesi halkın iradesine yaslanır. Ne bireylerin ne de geçici güç dengelerinin gölgesindedir. Varlığını makamlarla değil; mücadeleyle, inançla ve örgütün alın teriyle büyütmüştür. Dün bu ülkenin kurtuluşuna öncülük etti, bugün umudu büyütüyor; yarın da Türkiye’nin aydınlık geleceğine yön verecektir.
Bu yolculukta bana inanan, birlikte yürüyen, emeğini esirgemeyen tüm yol arkadaşlarıma ve örgüt emekçilerine gönülden teşekkür ediyorum. Nerede olursam olayım, aynı inançla ve kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğim.
Çünkü biz inandığımız yoldan dönmeyiz.
Çünkü biz örgütümüzle güçlüyüz.
Ve çünkü biliyoruz ki bu ülke için hâlâ umut var.
Ve o umutla söylüyorum:
Her şey çok güzel olacak.