Maltepe Belediye Başkanı Esin Köymen: “Ne ben ne de çalışma arkadaşlarım, hiçbir baskıya, hiçbir tehdide teslim olmayacağız. Maltepelilerin olanı tamamıyla Maltepelilere kazandırana kadar durmayacağız” dedi. “Beş ayrı mahkemenin reddettiği başvuruyu altıncı kez inceleyen bir başka mahkeme kabul etti dersiniz?” diye soran Köymen, “Ne değiştiğini size açıkça anlatayım: Altıncı başvuru dilekçesini, öncekilerden ayıran tek bir özellik vardı. Şirket vekili olarak hareket eden avukatın ismi ve imzası. Önceki başvuruların aksine son başvuruda şirketin vekilliğini üstlenen avukat, Maltepe Kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim. Geçmişte Adalet ve Kalkınma Partisi İlçe Başkanlığını yapmış olan Av. Kamil Barkır.
*
Maltepe Belediye Başkanı Esin Köymen, Süreyya Plajı Alışveriş alanındaki taşınmazda yaşanan süreçle ilgili basın açıklaması düzenledi. Bu alanda olduğu gibi, Maltepe’nin neresinde olursa olsun ve kim tarafından gerçekleştirilmiş olursa olsun, hukuksuz devir protokollerinin, usulsüzce tahsis edilmiş taşınmazlarının peşini bırakmayacaklarını belirten Köymen “Maltepelilerin olanı tamamıyla Maltepelilere kazandırana kadar durmayacağız. Bu vesile ile duyurmak isterim ki Vakıf gelirlerini amacına uygun şekilde kullanmak üzere ilk adım olarak; 10 ay boyunca 1000 üniversite öğrencisine aylık 1250 lira burs desteğinde bulunacağız. Bir yıl içerisinde yine Maltepe’de bir kız öğrenci yurdunun yapımına hızla başlayacağız.” dedi.
Süreyya Plajı Tren İstasyonu karşısında Bakireler Anıtı önünde düzenlenen basın açıklamasına CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyeleri, CHP Maltepe İlçe Başkanı Kenan Otlu ve CHP İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ve vatandaşlar katıldı.
KESİNLEŞTİRİLMİŞ TAHLİYE KARARLARI DAHİ İCRA EDİLMEDİ
Belediye Başkanı Esin Köymen, Süreyya Plajı alışveriş alanının bulunduğu taşınmazın, 1954 yılında Adalet İlmen tarafından, gelirleri Maltepe halkının eğitim ve sağlık giderleri için kullanılmak üzere Maltepe halkına kazandırılan Süreyya Paşa Vakfı’nın temelini oluşturduğuna dikkat çekti. Bu taşınmazın 1992 yılında yap – işlet - devret sözleşmesi ile bir özel şirkete 25 yıllığına kiralandığını, o günden göreve geldikleri bu döneme dek aynı şirket tarafından işletildiğini kaydeden Köymen “Aradan geçen zaman içerisinde, sözleşme süresi dolmasına ve hatta kira ödemeleri gereği gibi yapılmamasına rağmen, bu alanın ve gelirlerinin kamuya kazandırılması için gerekli iradenin gösterilmediğine, tüm Maltepe kamuoyu olarak üzülerek tanıklık ettik. Göreve geldiğimiz günden beri, gerek Maltepe Belediyesi’nin gerekse de Süreyya Paşa Vakfı’nın kaynak ve gelirlerinin, olması gerektiği gibi kamu yararına kullanılmasını ve daha verimli hale getirilebilmesini öncelikli hedef edindik. Bu alana ilişkin yaptığımız incelemelerde; alanın sözleşme süresinin yıllar önce dolmasına rağmen tahliye için gerekli girişimlerin gerçekleştirilmediğini, daha da ötesi kesinleşmiş tahliye kararlarının dahi icra edilmediğini, uygulanmadığını, bunun sonucu olarak ise, vakfın kira gelirlerinin oldukça düşük kaldığını, normal koşullarda aylık kira bedeli olarak elde edilebilecek tutarların, ancak bir yıllık kira bedeli olarak alınabildiğini tespit ettik.” diye konuştu.
‘SÖZLEŞME OLDU BİTTİYLE ŞİRKET LEHİNE UZATILDI’
10 Şubat 2024 tarihinde, yerel seçimlerden yalnızca bir ay önce, bir oldu bittiyle, Vakıf Senedine, mevcut sözleşmelere ve tümüyle hukuka aykırı biçimde, tek bir yönetim kurulu kararı yahut belediye encümeni kararı dahi olmaksızın, sözleşmenin işletmeci şirket lehine uzatılacağına dair önceki belediye başkanı tarafından “tek imzalı” bir protokol yapıldığını, davalı şirket tarafından dosyalara sunulan bir dilekçe ile öğrendiklerine değinen Köymen “Ne Vakıf kayıtlarımızda böyle bir protokol vardı, ne de böyle bir protokolün imzalanabilmesi için alınmış bir yönetim kurulu kararı. Bugün Maltepe halkına yaşatılan belirsizlik, asıl olarak 10 Şubat 2024 tarihli bu oldu bittinin sonucudur.” şeklinde konuştu.
KİRA GELİRİNDEN MALTEPELİLER MAHRUM KALIYOR
Süreyya Paşa Vakfı’nın mahrum kaldığı kira gelirinin, özel bir şirketin kârı veya ticari kazancı olarak düşünülemeyeceğine dikkat çeken Köymen “Mahrum kalınan, Maltepeli öğrencilere verilecek burs yardımlarıdır. Mahrum kalınan, Maltepelilere verilecek eğitim ve sağlık yardımlarıdır. Mahrum kalınan öğrencilerimizin kalacağı yurtlardır. Mahrum kalanlar ise Maltepelilerdir.” diye sözlerine devam etti.
Göreve gelir gelmez taşınmazla ile ilgili gerekli adımları atarak; 19 Temmuz 2024 tarihinde kiracı şirketin bulunduğu taşınmazı kesinleşmiş mahkeme kararları doğrultusunda, yani istinaf ve Yargıtay süreçleri tamamlanmış bir hukuki süreç sonucunda İcra Müdürlüğü eli ile tahliye ederek, hukuken ve fiilen teslim aldıklarını aktaran Köymen şöyle dedi: “Alanın daha şeffaf ve daha güvenli bir biçimde yönetilebilmesi için, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki Boğaziçi Yönetim A.Ş. ile bir iş birliği süreci başlattık ve ilerleyen haftalarda İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleşecek bir tören ile iş birliği sürecini sizlerle paylaşacağız.”
‘HAKLILIĞIMIZ TESCİLLENDİ’
Davalı şirket tarafından çok sayıda başvuru gerçekleştirildiğini ve “Tahliye İşlemlerinin Tedbiren Durdurulması”nın defaatle talep edildiğini paylaşan Köymen, uyuşmazlığı inceleyen beş ayrı mahkemenin de aynı doğrultuda “şirketin tedbir taleplerinin reddine” karar vererek haklılıklarını tescillediğini söyledi. 19 Temmuz 2024 tarihinde tahliye işlemlerini tamamlayarak alanı teslim aldıklarını kaydeden Başkan Köymen “Tüm bunlar yaşandıktan ve biz alanda faaliyet göstermeye başladıktan yaklaşık iki buçuk ay sonra aynı şirket, bir başvuru daha gerçekleştirdi. Şirket adına vekaleten hareket eden bir avukat, İstanbul Anadolu Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine bir dilekçe vererek 26 Eylül 2024 tarihinde bir kez daha tedbir talep etti. Bu kez başvuruyu inceleyen İstanbul Anadolu 11. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, kendisinden önce karar veren beş mahkemenin aksine, hem de tahliye işlemi çoktan sonuçlanmış ve sona ermiş olmasına rağmen, hukuken uygulanması mümkün olmayan bir karara imza atarak bir gün içerisinde yani 27 Eylül 2024 tarihinde şirketin tedbir talebinin kabulüne karar verdi.” dedi.
“Peki ne değişti de beş ayrı mahkemenin reddettiği başvuruyu altıncı kez inceleyen bir başka mahkeme kabul etti dersiniz?” diye soran Köymen, “Ne değiştiğini size açıkça anlatayım: Altıncı başvuru dilekçesini, öncekilerden ayıran tek bir özellik vardı. Şirket vekili olarak hareket eden avukatın ismi ve imzası. Önceki başvuruların aksine son başvuruda şirketin vekilliğini üstlenen avukat, Maltepe Kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim. Geçmişte Adalet ve Kalkınma Partisi İlçe Başkanlığını yapmış olan Av. Kamil Barkır. Bu durumda ortaya çıkan tablo çok açıktır: Uzun uğraşlar sonucu kesinleşmiş mahkeme kararlarına dayanarak gerçekleştirdiğimiz tahliye işleminin durdurulması yönündeki şirket talepleri, beş ayrı mahkeme tarafından reddedilmiş, ancak ne hikmetse AKP İlçe Başkanlığı yapmış bir avukat, şirketin vekili haline geldikten sonra yapılan başvuru jet hızıyla kabul edilmiştir. Bu durumun değerlendirmesini siz değerli kamuoyuna bırakıyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi yöneticilerine soruyorum: Önceki dönem ilçe başkanınızın, detaylarına son derece hakim olduğu bu alana ilişkin olarak, Maltepelilerin kazanımlarını ve kamu yararını ortadan kaldıracak şekilde özel bir şirketin vekilliğini üstlenmesini yalnızca mesleğini yapıyor olmasına bağlayıp geçiştirecek misiniz? Bu hususu da Maltepeli komşularımızın takdirlerine bırakıyorum.” diye sözlerini sürdürdü
‘KAMUSAL GELİRLER SERMAYE GRUBUNA DEVREDİLEMEZ’
Maltepe halkına ait olan kamusal gelirlerin küçük bir sermaye grubuna, bir özel şirkete yahut bir kısım imtiyazlı kimselere devredilebilmesi uğruna yargının siyasi bağlantılara alet edilmesini asla kabul etmeyeceklerini ifade eden Köymen sözlerine şöyle devam etti: “Hukuk düzleminde haksız çıkanın, yargıda başı sıkışanın, bir takım “makbul” kişiler üzerinden Maltepe halkının hakkına el uzatmasına izin vermeyeceğiz. Hiçbir hukuk dışı müdahaleye boyun eğmeyeceğiz. Bu alanda olduğu gibi, Maltepe’nin neresinde olursa olsun ve kim tarafından gerçekleştirilmiş olursa olsun, hukuksuz devir protokollerinin, usulsüzce tahsis edilmiş taşınmazlarımızın peşini bırakmayacağız. Ne ben ne de çalışma arkadaşlarım, hiçbir baskıya, hiçbir tehdide teslim olmayacağız. Maltepelilerin olanı tamamıyla Maltepelilere kazandırana kadar durmayacağız.” Vakıf gelirlerini amacına uygun şekilde kullanmak üzere ilk adım olarak; 10 ay boyunca 1000 üniversite öğrencisine aylık 1200 lira burs desteğinde bulunacaklarını duyuran Köymen “Bir yıl içerisinde yine Maltepe’de bir kız öğrenci yurdunun yapımına hızla başlayacağız. ‘Kent hakkı, Maltepe halkı için’ diyerek çıktığımız bu yolda, mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Maltepelileri toplumcu belediyeciliğin başarılı örnekleriyle buluşturmakta kararlıyız. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun ifadeleri ile belirtmek isterim ki; Maltepe’de de adama, kişiye, kişilere, gruplara, cemaatlere, vakıflara, derneklere hizmet işi bitti. biz de diyoruz ki hep birlikte Maltepe için çalışacağız.” dedi.
ÖZGÜR ÇELİK: ‘BURADAKİ MÜCADELE MALTEPE HALKININ HAKKINI KORUMA MÜCADELESİDİR’
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Maltepe Belediye Başkanı Esin Köymen’in
göreve geldiği günden beri kamucu, projeci, icraatçı bir anlayışla Maltepe halkının haklarına sahip çıkmaya çalıştığını söyledi. Milli mücadele kahramanı, CHP İstanbul İl Başkanlığı ve milletvekilli görevlerinde bulunan Süreyya İlmen’in bütün mal varlığını Adalet İlmen’le birlikte Türkiye halkına bağışladığını anımsatan Çelik buradaki mücadelenin Maltepe halkının mücadelesi olduğuna değindi. Esin Köymen’in göreve geldikten sonra yargı ve tahliye sürecini başlattığının altını çizen Çelik, siyasi figürün işin içine girince ne yazık ki mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı vererek hukuk garabeti işlediğini söyledi. Türkiye’nin haftalardır İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na siyaset yasağı gelecek mi konusunu konuştuğunu ifade ederek “Orada da bir siyasallaşmış davayı görüyoruz. Dava şu anda istinat sürecinde. Bu yargı eliyle siyaseti dizayn etme çabasıdır. “ dedi.
Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önemli bir nokta şudur. Tahliye kararı alındıktan sonra alanı tahliye etmesi gereken şirket, 5 kere mahkemeye başvurmuştur, 5 kere yürütmeyi durdurma talebi reddedilmiştir. Ne zaman bir siyasi figür işin içerisine girdiğinde, iktidar partisinin ilçe başkanlığını yapan bir kişi işin içerisine girdiğinde ne yazık ki mahkeme, yürütmeyi durdurma kararı vererek bir hukuk garabeti işlemiştir. Bu, yargının siyasallaştığının göstergelerinden sadece bir tanesi. Biz siyasallaşan yargıyı ne yazık ki sadece burada, Maltepe’deki Süreyya Vakfı’nda görmüyoruz. Günlerdir, haftalardır Türkiye bir meseleyi konuşuyor. Acaba Büyükşehir Belediye Başkanı’na bir siyaset yasağı gelecek mi, gelmeyecek mi? Orada da bir siyasallaşmış davayı görüyoruz. Yani bir kamu görevlisi, o dönemin bir bakanı büyükşehir belediye başkanına ‘ahmak’ diyor. Büyükşehir Belediye Başkanı aynı lafı kendisine iade ediyor ancak siyasallaşmış bir kararla birinci derece mahkeme, Büyükşehir Belediye Başkanı’na bir siyaset yasağı kararı veriyor, 2 yıl 7 ay hapis cezası kararı alıyor. Şu anda dava istinaf sürecinde ama bütün Türkiye şunu çok iyi biliyor ki, bu yargı süreci siyaseti dizayn etme çabasıdır. Bu, Demokles’in kılıcını siyasetin üzerinde sallandırma çabasıdır. Biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak asla bu siyasallaşan yargı kararlarına geçit vermeyeceğiz.”
KENAN OTLU: ‘YARGI SÜRECİNE SİYASET BULAŞTI’
CHP Maltepe İlçe Başkanı Kenan Otlu Süreyya Paşa Vakfı’na ait olan taşınmazın yargı sürecine siyasetin bulaştığını savunarak “Vakfın gelirlerinin Süreyya ve Adalet İlmen’in vasiyetlerine uygun olarak öğrencilere burs, sağlık hizmeti olarak dönmesini istiyoruz. Birilerinin parasına para katacak diye bu durumlara göz yummayacağız. Sonuna kadar tarafız. Taraf olmaya devam edeceğiz.” dedi.