Dünya bir corona belasıyla savaşıyor.
Sınırlar kapatılıyor, sokaklar boşalıyor, insanlar evlerine çekiliyor.
Yer yer OHAL ilan ediliyor.
Hastanelerde sağlıkçılar canla başla mücadele ediyor.
Laboratuarlarda bilim adamları virüse aşı bulma için büyük gayret içinde.
İnsanlık bir felaketle başa çıkmak için canını dişine takmış..
.......................
Fotoğraf her yerde aynı..
Her ülkede aynı.
Her millette aynı.
Her coğrafyada aynı.
.......................
Corona ayrım yapmıyor.
Ne millet takıyor, ne ırk, ne inanç.
Ne fakir tanıyor, ne zengin.
Ne sıradan vatandaşı es geçiyor, ne ünlüsünü..
Ne güvenlik takıyor, ne sınır.
Vurup geçiyor..
.............................
Bütün bu koşullarda toplumlardan, toplumları yönetenlerden ne beklenir.
El ele verip sorunu birlikte çözmeyi değil mi.
Peki bizim ülkemizde ne oluyor.
Sınır ötesi operasyonlarda, çok ciddi durumlarda hükümetin çağrısı üzerine bir araya gelebiliyor yöneticilerimiz.
Ama muhalefetin bu yönde bir talebi olursa o birlik ve beraberliği görmek pek mümkün olmuyor.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ‘Coronavirüs’e karşı ortak akıl ile tedbirleri görüşmek, kararlar almak istiyor. Bu amaçla tüm belediye başkanlarını toplantıya çağırıyor. AK Partililer katılmıyor.
...............
Büyükçekmece’de yine CHP’li Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgü n aynen İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gibi corona günlerinde pazarlarla ilgili kararı ‘Ortak akıl’ ile almak istiyor. Meclis üyelerini, belediye üst düzeybürokratlarını, belediye meclis üyelerini toplantıya çağırıyor. Ancak aynen BB’de olduğu gibi Büyükçekmece’de de Ak Partili meclis üyeleri toplantıya katılmıyor. Başkan Akgün, ‘Biz böylesi önemli günlerde corona ya karşı alınacak halkı ilgilendiren önemli bir kararı hep birlikte görüş alışverişi yaparak almak istiyoruz. Ama arkadaşlar katılmıyor. Doğru bulmuyorum ama siyasi mülahaza ile karar alıyor belli. Katılmıyorum ama kararlarına da saygı duymak zorundayım’ diyor.
Yaklaşımın demokratlığına bakarmısınız. Katılmıyor, ama saygı duyduğunu ifade etmekten geri kalmıyor.
Akgün bu kadarla da kalmıyor. Katılmayan Ak Parti meclis üyelerini eleştirmek isteyen meclis üyesi arkadaşına da ‘AK Partili meclis üyelerimiz burda yok. Onların katıldığı oturumda düşüncelerinizi, eleştirinizi dile getirmeniz daha doğru olur. ‘ diyerek eleştirilmelerine de izin vermiyor. Olması gereken de budur.
AK Partili meclis üyelerinin bu kararı belli ki bireysel bir karar değil. Onları bağlayan bir karar var.. Akgün’ün dediği gibi ‘Saygı duymak’ gerekir.
................
Saygı duymak gerekir de, insan yine de sormadan edemiyor.
-Böylesi günlerde bir araya gelip, ortak akılla sorunların çözümü için çare aramayacaksınız, ne zaman bir araya geleceksiniz?
-Böylesi bir ortamda siyasi mülahaza olur mu?
-Yani şimdi aşıyı CHP’li bulursa aşıyı da mı boykot edeceksiniz..
-O parti bu parti ne fark eder..
-Coronavirüsün partisi mi var?
-Sağlık bakanı hepimizin bakanı, ibb başkanı hepimizin başkanı.. Bu insanlara güvenmeyeceğiz de kime güveneceğiz. Bu insanların çağrılarına, uyarılara kulak vermeyceğiz de kime kulak vereceğiz?
...........................
Bireyler olarak hepimizin devletimizin başta; sağlık ve içişleri bakanlığı ile belediyeler olmak üzere aldığı tüm tedbirlere harfiyen uymak zorundayız. Sorumlular olarak ta hiç bir biyasi düşünce içinde olmadan ‘Ortak akıl’ ile sorunlara çözüm bulmak durumundayız.
Başta ülkemiz olmak üzere tüm insanlığa bu beladan bir önce kurtulmak için mücadelelerinde başarılar temenni ediyoruz.