İstanbul Büyükşehir, sürpriz sorunlara hazırlıklı olmalı!

İstanbul’da hafta sonu başlayan sağanak yağış, kentin değişik ilçelerinde büyük zarara yol açtı. En çok, yeni yerleşim merkezlerinden olan Esenyurt’u vurdu. Ancak eski olduğu için sorunsuz sanılan bazı ilçelerde de su baskınları oldu.

İstanbul’a 1977’de geldim, 1979’da fiilen gazeteciliğe başladım. Dolayısıyla bu kente son 43 yılda yapılan hizmetin de, ‘‘ihanet’’in de tanığıyım.

İstanbul, 1982 Anayasası’ndaki değişiklik doğrultusunda 1984’te büyükşehir yapıldı ve 1994’e kadar; bir dönem Anavatan Partisi’nden Bedrettin Dalan, bir dönem de Sosyal Demokrat Halkçı Parti Adayı Nurettin Sözen başkanlık yaptı.

1994 yerel seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan yüzde 25.19'luk oy oranıyla başkanlık koltuğuna oturdu ve o tarihten sonra 25 yıl parti adları farklı olsa da aynı siyasi düşüncenin yönetiminde kaldı.

2001-2004 arasında bağımsız aday olarak seçilen Ali Müfit Gürtuna’nın başkanlığını ayırsak bile, 2004’ten 2019 haziranına kadar kesintisiz olarak Erdoğan’ın liderliğindeki AKP yönetti.

Boş alanlarda yapılaşma ve mevcut yerleşim alanlarında da yapı yoğunluğu bu dönemde arttı.

İstanbul’da önceden de taşkınlar ve su baskınları oluyordu. Ancak büyükşehir olana kadar belediyelerin yetki alanları ve kaynakları sınırlıydı. Büyükşehir olduktan sonra hem yetki alanları, hem maddi olanakları genişledi.

Mevcut kentleşmedeki sorunların çözülüp sorunsuz kentleşmenin sağlanması gereken bu dönemde, maalesef tersi oldu.

Boş alanlardaki yapılaşma nedeniyle suyu emecek toprak, suyun akacağı yatak kalmadı. Yapı yoğunluğu artan yerlerde de altyapı yetersiz hale geldi.

Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, sosyal medyada yaptığı paylaşımda bu durumu özetledi. Çapan, kendisinin Esenyurt’un altyapısını maksimum 400 bin insana göre tasarlattığını, bundan 20 yıl önce Haramidere’yi ıslah ettiğini hatırlattı ve ilçeye 1 milyon nüfus yerleştirilince bu hale geldiğini belirterek ‘‘Esenyurt’ta 15 yıllık AKP belediyeciliğinden sonra gelinen nokta bu” dedi.

Buraya kadar yazdığım işin bir boyutu. Dikkatleri çekmek istediğim bir husus daha var. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın AKP’de olduğu süreçte, muhalefette kalan Bakırköy, Kadıköy, Avcılar ve Beşiktaş gibi bazı ilçelerde altyapı yatırımları büyük ölçüde, bilerek ihmal edildi.

Örneğin; bu ilçelerdeki ana caddelerin asfaltına, kaldırımları perişan halde. Son gittiğimde Bakırköy ve Kadıköy’de özellikle gezdim; ana caddelerin kaldırımları yürünecek gibi değil. Buralardaki su baskınları da kanalizasyon sisteminin yenilenip iyileştirilmemesinden kaynaklanıyor.

Avcılar depremde en çok hasar gören ilçelerden biriydi. Bu ilçe ısrarla kentsel dönüşüm kapsamına alınmadı. Oysa kentsel dönüşüm planını ilk hazırlayan ilçeydi, Başkan Mustafa Değirmenci planlarıyla anlatmıştı.

Bu yüzden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yeni yönetimi, Bakırköy, Kadıköy, Beşiktaş, Avcılar gibi ilçeleri eski oldukları için sorunsuz sanmasın; ciddi sorunlar var ve her an sürpriz sorunlar da çıkabilir.