Memleketim Erzurum’dan söz edeceğim.
Bir zamanlar dolu dolu bir şehirdi.
Dışarıya canlı hayvan ve et ihraç ederdi.
Demokrat Parti ve Adalet Partisi Hükümetleri dönemlerinde ilin ilim ve irfan hayatına en büyük armağan olan Atatürk Üniversitesi açıldı, şeker, çimento, yem fabrikaları ve sulama tesisleri, barajlar yapıldı.
Erzurum, son 20 yılda talihsiz bir dönem yaşadı.
Kaynakları adeta kurudu.
Erzurum, her alanda kabiliyetleri olan bir şehir ama, üç yoksul kentimizden birisi durumunda.
Yani, kabiliyetleri cevvaliyete çevirememe gibi bir sorun yaşanıyor.
Bu kabiliyetlere karşın, siyasetçileri pek tutuk.
Şehrin yüzde 70 dolayında oy verdiği iktidardan bir şeyler elde edemiyorlar.
Sorunları gidermede acizlikler yaşıyorlar.
Eskiden bu şehirde muhalefet milletvekilleri de vardı.
CHP en az 2 milletvekili ile temsil edilirdi.
Şu anda sadece İyi Parti’nin milletvekili var, o kadar.
Muhalefet denetiminden yoksun kalan Erzurum, bu yüzden kaynaklarını harekete geçiremiyor.
Atatürk Üniversitesinin başarılarını bir yana alırsak, Erzurum’da sanat ve kültür alanında yer alan diğer kabiliyetlerin pek fazla öne çıkamadıkları görülüyor.
Oysa resimde, sanatta, tiyatroda değerli kabiliyetleri var.
Onlar, kendi alanlarında değerler yaratıyorlar ama dışarıya taşıma şansları kapalı.
Belki de yeterli destek bulamıyorlar.
Meselâ Ümit Kerget gibi çok iyi bir ressamı var Erzurum’un.
Kendisini çizgilerinden tanıyorum. Üniversitede akademisyenmiş.
Müthiş portre çizimleri yapıyor.
Şimdilik, çizgilerini dostları için kullanıyor.
İleride büyük bir ressam sıfatına ereceğinden şüphemiz yok.
Atatürk Üniversitesi bünyesinde yeni buluşlara imza atan çok iyi akademisyenler de var.
Maalesef, tanınırlıkları yok.
Tiyatroda da güzel kabiliyetler var.
Güzel tiplemeler var, ancak şehrin yerel tiyatrosu yok.
Devlet Tiyatrosunda yer alamayan bu mahalli sanatçılara yer verecek bir tiyatroya ihtiyaç var. Bunu da Büyükşehir Belediyesi yapabilir.
Atatürk Üniversitesi akademisyenlerinin başarılı çalışmalarına tanıklık ediyoruz.
Şehrin gelecek vizyonuna ait atılımlar henüz yok gibi.
Ama, değerleri var. O değerleri harekete geçirecek bir cevvaliyete sahip değil.
Erzurum’da hayvancılığı yeniden ayağa kaldıracak, isimsiz kabiliyetlerini isimlendirecek bir hareketlenme bekleniyor.
Bazı alanlarda iktidarın desteği gerekiyor.
Siyasetçiler, ellerindeki iktidar imkânlarını iyi kullanabilirlerse bu şehrin gelecek vizyonuna çok önemli katkılar yapabilirler.