Sosyal medyada uçuk paylaşımlar görüyoruz.

 Küfürler, tehditler gırla gidiyor.

 Birisi kavanoza mermi dolduruyor, öteki zavallı, almış eline iki oyuncak silah, muhalefet partisini tehdit ediyor.

 Muhalefet partisine oy veren bazı aşırı görüşlüler de karşıt küfür ve tehditleşmelerle cevap verme gayretindeler.

 Yapmayın, etmeyin.

 Görünmez bir düşman, sizlerin de dahil olduğu bütün insanlığı tehdit ediyor.

 Tüm ülkelerin olduğu gibi, bizim ülkemizin de ekonomisi bozuldu, insanlar açlık sınırında feryat ediyorlar.

 Bu feryatlara kulak asıp yardım kampanyaları başlatan bazı belediyeler, sırf muhalefette oldukları için iktidarın kimi yetkilileri tarafından engelliyorlar.

 Ankara’ya su taşıyan borular asbestli, çoğu çürümüş, belediye başkanı boruların yenilenmesini istiyor, meclis üyelerinin çoğunluğu onay vermiyor.

 Bu boruların halka kanser taşıdığını unutmayalım.

 Anlayışın, merhametin, sağduyunun yerlerde süründüğü bir dönemden geçiyoruz.

 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı çırpınıyor, askıda fatura kampanyası başlatmış, bazı troller buna engel olmak için oyun üstüne oyun kuruyorlar.

 Yazıktır, günahtır, halka yardımı engellemek, hele bu sıkıntılı dönemde bunlara tevessül etmek, aklın alacağı bir tutum değildir.

 Lütfen, herkes aklını başına alsın.

 Çok kötü bir dönemdeyiz.

 Ne olacağımız, nereye savrulacağımız belli değil.

 Bir de birbirimize düşmeyelim, ne olur!

 İktidara da, muhalefete de itidal tavsiye ediyoruz.

 Siz sertleştikçe, bu sertlilik halka yansıyor, üzüntü verici manzaralar oluşuyor.

 Herkes ideolojisini ve siyasi saplantılarını bir kenara bırakıp, ortak dertlerimiz etrafında kenetlense fena mı olur?

 Birbirimizi suçlamayı, yermeyi, hakaretleri, sövgüleri bırakalım lütfen.

 Ortak paydada buluşalım.

 Ortak payda, toplumumuzun bu fırtınadan salimen çıkmasıdır.

 Siz de bu toplumun içindesiniz.

 Kendinize gelin!

 Kendinize gelin!