neyi unuttuk kirvem
niye geciktik böyle
birlikte çelik çomak oynardık
beştaş oynardık
uzun eşek oynardık
hırsız polis de oynardık
ama ikimiz de ne hırsız, ne de polistik
biz, kardaştan da öte kardaştık
niye geciktik böyle
...
neyi unuttuk kirvem
canın canımdı
kemlik bilmezdik
cinlik, hinlik bilmezdik
aynı sofrada kaşık sallardık
usanmazdık
utanmazdık birbirimizden
aynı derede çimerdik
mezarlıkta bile yanyanaydık
aynı korkulara ıslık çalardık
niye geciktik böyle
...
neyi unuttuk kirvem
aynı acılarla ağlardık
aynı sevinçleri kucaklardık
aynı demleri demlerdik
hiçbir zaman "el" görmezdik birbirimizi
birdik, birlikteydik ama
ara koydular aramıza
bir burukluk vardı
muhabbetimizde
kirvem, nic'oldu hâllerimiz
nic'oldu hâyâllerimiz
niye geciktik böyle
...
bize neydi, birbirimizin dininden imanından
bize neydi, birbirimizin mezhebinden meşrebinden
bize neydi, birbirimizin soyundan sopundan
dinimiz imanımız insan
mezhebimiz meşrebimiz insan
soyumuz sopumuz insan
hepsi insan, hepsi can
gerisi yalan,
yalandı kirvem
niye geciktik böyle
...
ben sana "gel" diyordum
geliyordun
dert etmiyordun dilimi, dileğimi
ben de seni yüksünmüyordum
ama bir yaran vardı yüreğinde
biliyordum
canımdın çünkü
senin dilin de benim dilim, dileğimdi
kim girdi aramıza
niye geciktik böyle
...
neyi unuttuk kirvem
niye geciktik böyle
İst., 15 Ekim 2020