SİZ DE ÖYLE SEVİN!

Bir dünya kupası da geride kaldı. Çalkantılı başlayıp, olağanüstü bir final ile biten bir dünya kupası.
Katar’ın işçi ve emekçi sömürgeciliğine tepkiyle başlamıştı bu kupa.

Öyle ki, birçok sporsever protesto edip, maçları seyretmiyeceğini daha ilk günden ve hatta çok daha önceden ilan etmişlerdi.
Birçok ülkede İşçiler sömürülmüyor mu?
Şimdi bu konuya girersek çıkamayız!

......

Gel gelelim son haftalara yaklaşırken, birçok kişi için; çeyrek final, yarı final, nihayetinde final maçı büyük heyecan yaratmayı başarmıştı. Özellikle beklenmeyen ülkelerin yaptıkları ataklar, dünyanın dört bir yanından insanları şaşırtmış, takdir ve hayranlıklarını kazanmıştı.
Futbolu çok sevmeyen ben bile hayatımda ilk defa yüzüme bayrak resmi yapıp, kahvehanelerin ekranları önünde sandalyemde ha bire zıplayarak bağırıyordum!

"Allez les bleus"
"Haydi maviler"


Yani dedim " Ne güzel oluyormuş topluca stres atmak, topluca sevinmek."
"Stresi ve sevinci farklı kültürlerle birlikte yaşamak ne de güzel oluyormuş."

*

Ve de eğer Paris gibi Multikültürel mozaiği olan bir şehirde yaşıyorsanız bundan asla kaçamazsınız Çünkü sağınız- solunuz dünyanın dört bir köşesinden gelmiş, çok farklı kültürlerin bir arada yaşadığı insanlarla doludur. Burası Mbappé'nin hayatıdır.
Tabi ki bu sevinci en çok hak eden Arjantin için ne söylesek azdır.
Maradona'nın efsane olduğu ülkesi tarihe adını yazdırıyordu. Ekonomik krizin eşiğinde can çekişen Che Guevara’nın memleketi, yıllar sonra büyük bir başarıya imza atıyordu.

Her ne kadar Arjantin futbolcuları; biraz ukela, biraz saygısız davranışlarıyla eleştirilerin hedefi olsalarda, "İyi ve güzel oynadılar" diyelim. Hakkını verelim.
Evet Arjantin futbolcuları oyunları dışında çok da iyi puan toplamadılar.
36 yılın öfkesi miydi?
Yoksa biraz şımardılar mı?

*

Ya Fransa!
Üç yıldız için canla başla mücadele veren, oyuncuların hemen her biri başka ülkelerin kökeninden gelen, birçoğu Paris''in banliyölerinde büyümüş, farklı kültürlerle harmanlanmış bir ekip Fransa milli takımı. Bu ekibi o yüzden seviyorum.
Onlar "Multikültürel renkler"
Fransa ekibi tarihde efsane olacak bir final mücadelesi verdi.
Sadece oyuncuları ile değil, aynı zamanda taraftarlarıyla da birlik ve beraberliğin, ötekileştirmemenin, farklı her kültürden insanlarla güçlü ve birlikte sevinmenin en güzel örneğini gösterdi.
Kupayı kaybetti ama kimsenin unutamayacağı efsanevi rengarenk bir final yaşattı.
Onun adı "Multikültürel final"
Heyecan, üzüntü, sevinç, korku, kazanma, kaybetme gibi, her duygunun an ve an yaşandığı hafızalara kazınan muhteşem bir maç oldu.

Moraller ne kadar düşük olsa da, Fransa taraftarları için gurur en yüksek seviyede kalacaktır.
Katar dönüşü karşılama istemeyen Fransa ekibi, sonuç olarak Paris'de toplanan elli bin taraftarın büyük coşkusuyla karşılandı.
Futbolu kupa için değil;  esitlik, birlik beraberlik, kardeşlik duyguları için seviyorum.
Siz de öyle sevin!
Fransızca da denildiği gibi olsun her şey!
Liberté, Égalité, Fraternité. (Özgürlük, eşitlik, kardeşlik)