UNUTMA İHTİYAR!

bak işte, yine bir fırtına çıktı

önü arkası kesilmiyor

demedim mi ben sana ihtiyar

avare gezme, gezinme, diye

tüyler bitti dilimde

kayar düşersin uçurumdan

hadi söyle bakalım

seni kim kurtaracak

şimdi bu durumdan?

...

aslında, dinleseydin beni yürürdün üstüne bulutların

yine mihmanı olurdun umutların

seni hiç böyle görmedim

kurumuş daha dün diktiğin fidanların

sen de kabul et artık, kocadın

biliyorum, henüz bunamadın

amma kocadın be ihtiyar, kocadın

kaç yıl geçti, ilk isyanından bu yana, biliyor musun?

...

ihtiyar, bak yine soruyorum:

erciyes'te koluna girdiğin

gâvurdağı'nda demini çektiğin

hani, o, yarların gerdanına yaslandığın yıllar...

hani nerde, nerede, ihtiyar?

sen hâlâ medet umuyorsun

bezgin ve yorgun yıllardan

geçti bor'un pazarı

değmese de dostun nazarı

gönlün de yaşın da yaşlandı be ihtiyar

...

daha dün toz kondurmuyordun nefesine

içli şarkılar söylüyor

yanık türküler çığırıyordun

akordu da ayarlıyordun

iki solukta kesildin be ihtiyar

hani, ikinci baharı yaşıyordun

"gel dostum, bekliyorum" diyor, çayları tazeliyordun

sohbetin de belini kırıyordun

ah yaramaz seni

seni gidi ihtiyar seni

bu işin şakası yok

fiyakası da yok

unutma ihtiyar!

...

bak, yaylaları da efkâr bastı

görünmüyor yolları

yine dumanlar kaplamış doruklarını

onlar da yaşlandı ihtiyar

kimbilir kaç kuşağa muhibbi oldular

kaç kuşağı ağırladılar

bak bakalım,

gelenleri gidenleri oluyor mu?

sesleri solukları çıkıyor mu?

ve seher vakitlerinde;

çayırları, çimenleri ağlıyor mu?

ne dersin

bak bakalım ihtiyar?

İst., 9 Haziran 2020