Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun fiilen başlatıldığı 19 Mayıs 1919 yılının 98. Yıldönümündeyiz. Bağımsızlık, çağdaş bir devlet kurma , medeni bir toplum yaratma yolunda başlatılan bu müthiş yürüyüşü maalesef bizler toplum olarak kıymetini hala anlayabilmiş değiliz.
Hatırlayın 1981 yılında UNESCO, 100. Doğum Yıldönümü nedeniyle Atatürk'ü "Ulusal Mücadele ve Çağdaşlaşma Lideri" olarak evrensel niteliklerini ortaya koymuştu. Bu karar doğrultusunda, Atatürk'ün doğumunun 100. yılı bütün dünyada, "1981 Atatürk Yılı" olarak kutlanmıştı. Bu uygulama, dünyada ilk ve tektir.
27 Kasım 1978 Tarihli UNESCO Genel Kurulu kararında aynen şunlar yazıyordu: "UNESCO Genel Konferansı; Uluslararası anlayış işbirliği ve barış yolunda çalışmış üstün kişilerin gelecek kuşaklar için örnek olacakları inancıyla, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumunun 100. Yıl dönümü'nde, 1981 yılında anılmasını kararlaştırmıştır.
Bu kararı 152 ülkenin delegesi oy birliğiyle imzalıyor. Ve dünyada bir benzeri yok. ABD Başkanı George Waşington için bile böyle bir karar yok.
Türkiye Cumhuriyeti böyle bir lider tarafından kurulmuştur. Biz bu liderin değerini ne kadar biliyoruz farkındasınız değil mi? Her sorunda ABD’de şöyle, ABD’de böyle denir ya.. Merak ederim hiç kimse ABD’de George Wasington’un Annesi için öyle bir laf edebilir mi? Atatürk’e televizyonlarda yapılan hakaretler ABD’de televizyonlarda George Wasington için yapılır mı?
ABD’nin Başkenti Wasington kentidir. Başkent ismini devletin kurucusu George Wasington’dan almıştır. ABD tarihinin en saygın kişisi olarak kabul edilir George Wasington.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, tek kişilik yönetimden milli egemenliğe dayalı, sosyal bir hukuk devletidir. Kadınlara seçme ve seçilme hakkını bir çok batı ülkesinden önce tanımış böylesine ileri bir devlettir. Atatürk, Kurtuluş Savaşı sürerken savaşı bir meclisin sürdürmesini istemiş TBMM 1920’de açılmıştır. Meclise böylesine önem vermiştir. Meclis millet egemenliğinin gerçekleştiği yerdir. Çağdaş demokrasiler parlamenter demokrasi, güçler ayrılığı ile anlam bulmaktadır. Fransız Devrimi’nden bu yana güçler ayrılığının önemi, demokrasi için vazgeçilmez bir şart olarak kabul edilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk, Türk ulusuna çağdaşlık yolunda, adil bir yönetim yolunda, medeniyet yolunda kurumlarıyla, devrimleriyle; bağımsız, özgür bir devlet hediye etmiştir.
Atatürk’ün kıymetini bilmeliyiz. 1919’da başlayan yolcuğa katılanları, kurtuluş savaşında bulunanları ve çağdaş bir devleti bizlere armağan edenleri başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şükranla yad edi-yoruz. Mekanları cennet olsun.
