Türkiye’nin gündemi iki ay belli artık. Cumhurbaşkanlığı seçimi. OHAL’de biz de gündeme turist kalmayalım ve bu seçim üzerine ilk yazımızı yazalım. En sıcak başlık ise CHP grubu’nun toplantısıydı.
CHP Grubu dün akşam saatlerinde toplanarak 3 saat 40 dakika süren kapalı grup toplantısı yaptı. Toplantıda 42 vekil söz alarak görüş bildirdi. Sonuç olarak CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in açıklamasına göre; ‘ CHP Grubu Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi ve ittifak çalışmalarında tam yetki’ verdi.
Bunun yorumu şu. CHP Adayını açıklamayı biraz daha geri bıraktı. İttifak ve çatı adayı yönünde niyeti hala sürüyor bu yönde çabası da sürecek. Çünkü açıklama ne diyor ‘İttifak çalışmalarında tam yetki’ verdi diyor.
‘Çatı adayı çabası olmayacak ise hangi ittifak olabilir?’
CHP ‘bizim aday etrafında ittifak yapalım’ önerisi yapma niyeti taşıyabilir mi? Mesela ‘Muharrem İnce, Yılmaz Büyükerşen ya da İlhan Kesici başkanlığında , başkan yardımcılığına; diğer partilerden bir isim olsun talebinde bulunabilir mi? Bilmem ama siyasette her şey olur. Bu talebe de Gül’e karşı çıktığı gibi en başta Meral Akşener çıkar. Olmaz demiyorum ama yüzde 90 zor olur.
Anlıyoruz süreç kritik. Hava dumanlı biraz.. En ince ayrıntıları hesap ederek çalışma yürütüp aday belirlemek doğru yöntem. Ama süre de daralıyor..
CHP için şu anda üç adayın ismi öne çıkmış bulunuyor. Muharrem İnce, İlhan Kesici ve Yılmaz Büyükerşen. Tüm CHP kesimlerinde beklenen bu üç isimden biri. Eğer CHP Grubu bu üç isimden birini aday göstermeyi düşünüyorsa idi, dün akşam bir karara varabilirdi. Olmadı. Demek ki başka düşünceler de var.
Bir başka soru şu?
-CHP’liler örneğin Muharrem İnce’ye mi daha çok oy verirler , kendi partilerinden olmayan bir adaya mı?
-İyi Partililer , Meral Akşener’e mi daha çok oy verirler, kendi partilerinden olmayan birine mi?
-Saadet Partililer, Temel Karamollaoğlu’na mı daha çok oy verirler, kendi partilerinden olmayan birine mi?
-HDP’liler Selahaddin Demirtaş’a mı daha çok oy verirler, kendi partilerinden olmayan birine mi?
Hepsinde yanıt bana göre birinci şık gelir. Yani bu partiler çatı aday yerine ilk tura kendi adayları ile girseler çok daha başarılı olabilecekler gibi görülüyor. Bu durumda seçimin ikinci tura kalma ihtimali her partinin kendi adayından daha az destekleyeceği bir çatı adaydan daha fazla gibi görülüyor.
Ya da yukarda da bahsettiğimiz gibi, yukardaki CHP’lilerden biri ya da Akşener başkan adayı olup, diğer partilerden başkan yardımcısı belirleyerek seçime girilebilse mutlak daha başarılı olunabilir. Ama bu yönde bir çaba var mı bilinmiyor?
Ne yandan baksan, CHP’nin ittifak ve çatı aday yönünde grup toplantısından sonra bile hala bir beklentisi ve umudu var gibi görülüyor. Bu beklentiler sonunda ise Özgür Özel’in deyimiyle ‘Aday açıklandığında hiçbir CHP’li karşı çıkmayacak. İşte bizim adayımız bu diyecek’ bir aday olacak.
CHP Grubu 3.5 saatlik kapalı oturum sonunda aday konsunda merakı artırmış bulunuyor.