CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen geniş katılımlı bir toplantı ile tanıtıldı.
İstanbul’un dört bir yanından partililerin ilgisi büyüktü. Başta Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere partinin nerdeyse tüm üst düzey yöneticileri, bir çok milletvekili salonda yerini almıştı.
Tıka basa dolu salondakı tek slogan “ İmamoğlu varsa çözüm var “ olarak yer almıştı duvarlarda.
Gözler onların üzerinde
Kimi aday adayları kendini parti yönetimine göstermek; Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile konuşmanın zor olduğu bir ortamda; Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun, Oğuz Kaan Salıcı, Veli Ağbaba’ya görünmek için özel çaba gösteriyor gibiydiler. İlgi gören iki kişi daha vardı. Özgür Özel ve Erdoğan Toprak.
Yoğunluktan yaşanan düzensizlik
Yoğun ilgiden ortaya küçük te olsa düzensizliklerle karşılaşmıyor değildik. Girişte protokol masasına konmuş dört beş bayan, karşılarında bulunan basın masasından bir haberdi. ‘Basın masası nerede?’ diye sorduğumuzda aldığımız yanıt, ‘Basın masası yok. Basın kartınızı gösterin girin’ şeklinde oluyordu. Salona girip basın için ayrılmış arka sıralardaki bölüme ulaştığımızda ise oradaki görevli, ‘Basın Masası’ndan kart almanız lazım’ deyince, tekrar geri dönüyor ve girişte protokol masasının karşısındaki basın masasanı buluyorduk. Salonda sık sık duyulan bir anons şöyleydi. ‘Sevgili partililerimiz bu salonun sesini Türkiye’ye duyuracak olan basın mensuplarıdır. Lütfen basın yazılı bölüme oturan partililerin orasını boşaltmalarını rica ediyoruz. ‘
Hikaye tabi kim boşaltacak. Basın mensupları protokolden uzak arkalarda toplantıyı izmekten çok ayakta kalma çabası gösteriyordu.
Beş liraya çay olur mu?
Soğuk havada uzak yerlerden gelmiş partililer için binanın ilk giriş bölümünde seyyar cafetarya oluşturulmuştu. Salona giren bir çok partili; Arasına peynir-salam konmuş sandviç; açma, çay, meyve suyu, kahve ikram edilen bu bölüme yöneliyordu. Bir çoğu az sonra bir beklemedikleri bir şokla karşılaşıyorlardı. Sandiviç 15 tl. Çay 5 tl. Kahve 6 tl. Bazı partililer ‘Ya paraylımıydı. Bir de çay 5 lira.. İnsaf’ diye duruma tepki gösteriyor, çayları ve sandviçleri gerisin geriye yerine iade ediyordu.
Koskoca CHP partilileri için çay-sandviç ikramında bulunamıyormuydu. Beş liraya çay da ne oluyordu?
Salonda heyecan yüksek..
Canan Kaftancıoğlu ‘nun açış konuşmasının ardından Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye geldi. Kılıçdaroğlu’nun hitabet tarzı insanı heyecanlandırmaktan uzak.
Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’na güveni sonsuz. Başaracağına da inancı büyük.
................
Kılıçdaroğlu’nun ardından beklenen aday sahnede.. Ekrem İmamoğlu konuşuyor.. Uzun bir konuşma .. İyi de konuşuyor. Hitabet fena değil. Dersine çalışmış belli.
Nelere değiniyor?
-Trafik çilesi en başta. Halkın her gün yaşadığı bir sorun. İşsizlik ve yoksulluk.. Halkın gündeminin ilk maddesi. Demokratik katılım ve ortak akıl.. Dışlanmış halkı yönetime davet. Kıymet verme. Adam yerine koyma. Ve herkesi kucaklayan bir söylem..
.......................
"Adayımız iyiymiş çok güzel konuşuyor"
Konuşma tam bitmeden salona çıkıyorum. Orada da kapalı devre dev ekranlardan yayınlanıyor konuşma. Çok sayıda kişi de salon dışında izliyor.
Herkes pür dikkat izliyor İmamoğlu’nu. Belli ki bir çoğu ilk defa karşılaşıyor ya da ilk defa izliyor.
Hiç tanımadığım birisi, ‘ Çok iyi imiş adayımız. Çok güzel konuşuyor. ‘ yorumunu yaptı.
Paltomu giymek için duvar dibindeki masayı yönelip çantamı bırakıyorum. Masa da bir genç bayan.
Elimde bulunan basın mensuplarına dağıtılan metni rica etti. Aldı okumaya başladı.
Okudu biraz sayfaları karıştırdı.
Sonra ‘Çevre ile ilgili pek bir şey bulamadım’ dedi.
-‘Siz çevrecimisiniz’ diye sordum.
Türkiye’nin en önemli sivil toplum kuruluşlarından birinin çevre komisyonundanmış.
İmamoğlu umudu yükseltiyor
Bu iki konuşmadan sonra ben merak edip toplantıya katılan hiç tanımadığım partililere İmamoğlu’nu soruyorum.
Büyük çoğunluk Ekrem İmamoğlu’ndan umutlu.Tanımayanlar temkinli olanlar da var.
Neyse kapıya doğru yöneliyorum. Katılımcılara Ekrem İmamoğlu’nu konu edinen ‘Benim Sevgili Başkanım’ adlı kitap dağıtılıyor.
İmamoğlu’nun seçilmiş ziyaretleri
Otobüse bindim.
Kendi kendime “Toplantı fena değildi” diye yorum yaptım. “İmamoğlu bu seçime asılıyor, kazanır mı kazanabilir” diye düşündüm. İlgi büyük ancak CHP’liler daha tam anlamıyla konsantre olmamışlar. Kafalarda bazı sorular.
Atatürk ile başladı, Fatih Sultan Mehmet ile devam etti. Şahkulu, Patrik, Eyüp Sultan ziyaretleri.. Ardından Bedrettin Dalan ve Nurettin Sözen ziyaretleri..
İmamoğlu’nun her tercihi çok önemli anlamlar içeriyor.
Ne Millet ittifakı, ne Cumhur ittifakı. İstanbul ittifakı istiyor. En geniş mutabakatı arıyor. CHP biraz kenara itiliyor Şemşiye herkesin üzerine açılıyor. İmamoğlu Mevlana gibi ..
Tam da burada insanın aklına şu geliyor.
İmamoğlu Mevlana ve Hacıbektaş’ı da ziyaret eder mi eder.
Heyecanlı bir seçim olacak bu. Çekişmeli. İzlemeye devam..
