“Sağım solum sobe” diye çocukluğumuzdan beri duyduğumuz bir deyiş var.

Galiba o durumdayız.

Marmara denizi salya ile kaplanmış, çaresiz vaziyetteyiz.

Nihayet, aklı evvel bir vekil sebebini bulmuş:

“Sebep, meymenetsiz CHP imiş,  bu bir uğursuzlukmuş, Uğursuzluk da CHP yüzündenmiş!” 

Fıkra gibi demeyeceğiz.

Zira, fıkralar espri yapma yeteneğine sahip zekâların ürünüdür.

Bu arkadaşta o dediğimiz şey yok, belli.

Onun için her fırsatta tekrarladıkları bir suçlama ögesini kullanmış.

CHP Genel Başkanı bunun üzerine bir espri patlatmış:

“İyi ki Kılıçdaroğlu dememiş.”

Sabret sayın lider, onlarda bu zekâ, sende bu cefalı hal varsa o da olur.

Suç örgütü lideri diye tanımlanan birisi, bütün kirli çamaşırları, bütün pislikleri önümüze döküyor.

Diğer yanda bu milletin bütün değerlerini çürüten erk sahipleri.

Adamın bütün videoları milyonlar tarafından izleniyor.

İtiraflar peş peşe geliyor, ilgili makamlardan cevap yok.

Soruşturma da yok.

Nasıl olsun ki, ülkede savcı ve hakim teminatı var da, ona rağmen mi hareketsiz kalıyorlar?

Anketler yapılıyor.

Soru basit: “O adama mı inanıyorsun, yetkililere mi?”

O adama inananlar yüzde 70 çıkıyor.

Yani, herkes bu arkadaşa inanıyor.

Son çekimde ayda kimseye 10 milyon lira ödemediğini, bunun daha fazla rakamlara tekabül ettiğini söylüyor.

İsim de veriyor. Diyor ki, “arabasına çanta içerisinde milyonlar bırakıyorduk. Ne 10 bin doları, 300 bin dolar verdim o kişiye. Dağıttıkları kahvelerimin parasını bile vermediler.”

Oysa, 10 bin dolar iddiasını ortaya atan, ülkenin önemli bir bakanıydı. İddiasını savcıya anlatacaktı, şimdi susuyor.

Yani koskoca Meclisi töhmet altında bırakıyor; ne Meclis başkanından, ne iddia sahibinden bir açıklama var.” O paradan da vazgeç, unut.” demişmiş. Unutulması istenen paranın miktarı, adamın iddiasına göre 45 milyon dolarmış. Peki, bu para unutulacaksa kimin ya da kimlerin cebinde hatırlanacak?

Bir de Ziraat Bankası meselesi var.

Aydın Doğan’ı korkutup medyasına çöken adam, çiftçilerin bankasından kendisine verilen 450 milyon dolar kredinin ne faizini, ne tek centini ödemiş, iyi mi?

Çiftçilerin traktörlerini haczeden sistem, onun bankasını “pambukören” denilen kişiye peşkeş mi  çekti?

Soru çok, cevap yok.

Bütün bunların nedeni de mi CHP?