Tarafsız bir gözlemci olarak şu noktadayım:

 Yarım yüzyıla yakın bir süre merkez partilerine oy vermiş bir vatandaş olarak ilk defa CHP’ye yakınlık duyuyorum.

 Liderini takdir ediyorum.

 Çok düzgün ve güvenilir bir insan olduğuna inanıyorum.

 Nazik, beyefendi bir kişiliğe sahip olduğunu görüyorum.

 Zor bir dönemde, zor şartlarda Ana Muhalefet Partisi lideri olarak ülkeyi olumsuzluklardan kurtarmak için çırpındığını düşünüyorum.

 Sözün özü: CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na insan olarak da, parti lideri olarak da saygı duyduğumu ifade ediyorum.

 Bir mafya kazıntısının mektupla hem hakaret hem tehdit içerikli mektuplarına muhatap olan Ana Muhalefet Lideri Kılıçdaroğlu’nun hukukunu korumakla yükümlü olan yetkililerin ve organların suskun kalmalarını anlayamıyorum.

 En başta iktidarın;

 “Olamaz! Böyle bir saygısızlığı onaylamamız mümkün değildir. Gereği mutlaka yapılacaktır.” şeklinde bir kınama beyanına şahit olmadık.

 Sonra Meclis Başkanı;

 Milletvekillerinin her türlü hukukunu korumakla yükümlü olan Meclis Başkanının bu çirkin tavır karşısında neden sessiz kaldığını da anlayamıyoruz.

 İktidarın küçük ortağından cesaret alan bu suç makinesinin neden korunduğuna, arkasında durulduğuna gerçekten anlam veremiyoruz.

 Bu nasıl bir ilişki şeklidir?

 Dünyanın hangi demokrasisinde böyle bir çirkinliğe yol verilebilir?

 Bu tehdit ve hakaret aslında sadece o partiye oy veren milyonlarca seçmene değil, bütün Türk milletine yapılmış bir saygısızlık olarak algılanmıyorsa daha nasıl bir tarife sığınılabilir?

 Ankara Savcılığı, sayın Kılıçdaroğlu’nun avukatının talebi üzerine o kişi hakkında soruşturma açmış.

Sonucunun ne olacağını bile kestiremiyoruz.

Özellikle adalet ve hukuk reformunun dillendirildiği yetkili beyanlar ortadayken…

Sahi, kime inanalım?

Bu nasıl iştir?

Nereye savruluyoruz?

Ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu’na bir şehit cenazesinde yapılan ölümcül saldırının adalet makamları tarafından ele alınıp alınmadığı hususunu da ayrıca bu sorulara eklemek istiyoruz.

Sahi, ne oldu?

Bir gelişme duymadık da…

Yazık olmuyor mu bu ülkeye?

Demokrasiye vurulan bu hançer nasıl temizlenecek?

Son Söz: Bu yapılanlar, yapanlara ve yaptıranlara değil, Ana Muhalefet Partisi’nin işine yarıyor.

Benim gibi yıllarca merkez sağ partilere oy kullanmış birisi buna isyan edip, CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun yanında yer alıyorsa; varın, gerisini siz düşünün.